Etiketler

13 Ocak 2015 Salı

Ya Hehe


Parkın içinden yürüyorum.  Önümde iki erkek.  Biri arkasına yani bana doğru bakıyor. Biri bakınca diğeri de bakmazsa olmaz. O da bakıyor. Sonra aynı anda önlerine dönüyorlar.  Başlıyorlar konuşmaya. 
-Bu devirde el değmemiş kız yoktur. İlla bir el ele tutuşma bir öpüşme olmuştur. Yatağa girmemiş kız bulabilirsin ama dediklerim illa olmuştur. Önlerine geçiyorum. Tabi bunlar devam ediyor konuşmaya terbiyesizce.  Arkama dönüp tüküresim geliyor suratlarına. Duymayacakları şekilde mırıldanıyorum. İçimden ya hehe, diyorum.  Resmen hakkıma başka kızların hakkına girdiler. Utanmadan birde parkın ortasında konuştular. Al bunları çarp yerden yere. Daha fazla yazamıyorum. ..

15 Kasım 2014 Cumartesi

Kafese Konmuş Kuş Gibiyim...


Kafese konmuş kuş gibiyim. Aslında hepimiz kafeste yaşıyoruz. Bu dünya bir kafes. Gerçek değil. Sadece imtihanımız için var edilmiş bir kafes. Biz ölüyüz aslında. Gerçekte kıyamet günü dirileceğiz. Şu mezarlıklar varya işte onların içinde yatanlar aslında gerçekten yaşıyor. Ölüyüz biz. 
Kafesin içinde ayrı bir kafeste yaşıyorum. Düşüncelerimin başkaları tarafından engellenmesi. Hiçte istediğim bir hayat tarzı değil benimkisi. Ama şükretmekten başka ne yapabilirim ki. Allah'ın verdiğine de vermediğine de razıyım. Ama Rabb'imin ilmine ihtiyacım var. Okuyorum ve din ilimleriyle fen ilimleri, pozitif ilimler işte.

Haykırmak Tek Ağızdan Değil!


Herkesin klişesidir, herkes tek taraflı sevmiştir elbette. Ben demiyorum tek seven benim, herkes beni dinlesin, tüm dünya benim etrafımda dönsün.
Dedim ya herkes tek taraflı sevebilir. Ama en çok dinleyen benim.neden ben kimseye hiçbir şey anlatamıyorum? Neden hep susan, kendi sevmelerime dahi hakim olamazken başkalarına öğüt vermem? Çok saçma değil mi?

Bir 'Sen' Kokuyor


Fuzuli der ki; '' Yaptığım tek doğru şey en büyük yanlışımdı.
Çünkü yanlış kişiyi doğru AŞK'la sevmiştim.."


Kimdi bu 'Sen'? Benim olmadığı kesindi. Bir başkasına ait filan değil! Ya da öyle mi? Kabullenemiyorum.
Her şeyi o başlattı ama. O geldi. Ben mi dedim gel kendini sevdir bana, diye. Geldi, sevdirdi ve gitti.
Bu kadar kısa mıydı her şey? Yazması kolay tabi. Ya bu zaman zarfında geçenler. Ne kadar zor yaşanması. 
Halbuki o bilmiyordu. Kimse bilmiyordu. Bir tek ben biliyordum, bir tek yüreğim hissediyordu. Can yakıyordu. Gözlerde bir buğulanma. Gözlerimi kırpıştırıyordum. Ağlamamak adına.